2024 yılının ilk 6 ayını tamamlamak üzere olduğumuz şu günlerde; Magdeburger Sigorta Genel Müdürü Ceyhan Hancıoğlu, sigorta sektörü ve Magdeburger Sigorta hakkında sorduğumuz soruları cevapladı.
1. Covid gibi uzun ve stresli bir süreci geride bıraktık, ülkemizin yaşadığı 6 Şubat depremi üzerinden bir yıl geçti. Tüm acılarına rağmen yeni yaşam modellerine evrilmeye devam ediyoruz. Bu dönemi kişisel ve şirketiniz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz? Bizler yeni yaşama alıştık mı sizce?
Pandemi dönemi, tabii pratik anlamda mazide kalmış gibi görünse de kurumların işleyişinde geri dönülemez değişikliklere neden oldu. 6 Şubat depremi hepimizde derin izler bıraktı. Halen daha yaraları tam olarak sarabilmiş değiliz.
Bu gibi kriz durumları sigorta sektörüne ağır sorumluluklar yüklüyor. Biz de bu sorumlulukları hissederek çalıştık. İnsanlarımızın yanında durarak maddi ve manevi destek olmaya özen gösterdik.
Sigorta şirketleri olarak bizim işimiz yaşanan deprem felaketinden sonra zorlaştı. Sonuçta bizler bir reasürans zincirinin içerisindeyiz. Reasürans maliyetleri katlandı. Bizler de o maliyetlerden etkileniyoruz. Sigortalılarımıza bu etkiyi yansıtmadan veya kısmi yansıtarak ne yapabiliriz, bunları sürekli konuşuyoruz.
Şahsi olarak ben milletçe ne kadar dirençli ve umut dolu olabildiğimizi gördüm. Daha güzel bir gelecek için çalışmaya durmadan devam etmemiz gerektiğini anladım.
İnsanlık tarihi bir noktada da yeni koşullara adapte olabilmenin tarihidir. Yeni yaşama bu çerçevede alıştığımızı düşünüyorum.
2. Önemli bir sektör oyucusunun yeni Genel Müdürü olarak yoğun ve heyecanlı bir dönem yaşadığınızı görüyoruz. Magdeburger Sigorta penceresinden bu olayı bize anlatır mısınız? Böylesi bir karar nasıl verildi ve sürecin önemli dönümleri neler oldu?
Söylediğiniz gibi halihazırda önemli bir sektör oyucusuyuz. Şirketimizi daha da büyütüp yenilikçi çözümleri ile referans verilen güvenilir sigorta şirketlerinden biri olmak ve sektörde söz sahibi bir konuma getirmek gibi bir arzumuz var. Biz bu çerçevede sermayedarımız Bor Holding ile de bu hikâyeye inandık. Zaten bunun öncesinde görüşmelerimiz olmuştu ancak zamanı değildi. Şimdi tam zamanı olduğuna inandığımız için bu yolu seçtik.
Eski şirketimizde yazdığımız hikâye ortada. Şimdi yeni hikâyemizde daha da güçlü geliyoruz. 14 sene önceki insanlar, yöneticiler değiliz. Daha tecrübeliyiz ve bu tecrübemizi bu anlamda kullanacağız.
3. Sektörün tüm dinamiklerine hâkim birisi olarak, yeni dönemde ana hedeflerinizi bizimle paylaşır mısınız? Bu hedefleri belirlerken nelere dikkat ettiniz? Yeni dönem de mottonuz nedir?
Yeni dönemde sürdürülebilir büyümeye odaklanacağız. Elbette sektör ortalamaları üzerinde bir büyüme planladık. Şirketimizin gücünü bilerek, hem para kazanan hem de iş ortaklarımız için para kazandıran dengeli bir yapı oluşturmayı hedefliyoruz.
Sahip olduğumuz girişimci, samimi ve ulaşılabilir ekibimiz ile sigortalılarımızın biriktirdiği değerleri koruyan bir organizasyon olmak istiyoruz.
4. Sigortacılığın sadece trafik sigortası ile anıldığı, tüketici açısından da maalesef sektörümüzün bu imajının baskın olmasına yönelik düşünüldüğünde, Sigortacılık sizin için ve şirketiniz için ne ifade ediyor? Yeni dönemde öncelikli ürünleriniz neler olacak?
Biz trafik sigortası konuşmaktan açıkçası yorulduk. Bunu farklı platformlarda da birçok kez dile getirdim. Bu konu tabii en az 25 milyon vatandaşımıza dokunduğu için sürekli gündem oluyor.
Trafik sigortası vatandaşlarımız için zorunlu bir sigorta kalemi olduğu için biz sektör oyuncuları olarak burada para kazanmak üzerine değil, para kaybetmemek üzerine bir plan yapıyoruz.
Varlık fiyatlarının sürekli arttığı bu enflasyonist ortamda sigorta primlerinin artması da gayet doğaldır. Biz sigorta şirketleri olarak bir anlamda geçmişte yaşıyoruz. Geçen sene kesilen bir poliçenin hasarı bugünkü enflasyonla yükselmiş rakamlarla karşılanıyor. Dolayısıyla bu 2-3 senelik dönemin bizim açımızdan zor geçtiğini söylemek yanlış olmaz. Tabii sigorta poliçeleri, insanımız için ekstra bir harcama kalemi olarak görüldüğünden bizim bu noktada olanı biteni iyi anlatmamız ve insanları ikna edebilmemiz gerekir.
Sigortacılık, sadece finansal bir ürün satmaktan ibaret değildir. Aynı zamanda insanlara ve topluma değer katan bir hizmettir. Biz de şirket olarak bu bilinçle hareket ederek, sigortalılarımızın yanında yer almayı ve onların ihtiyaçlarını karşılamayı kendimize görev biliyoruz.
Biz sigortacılığın her alanında üretim yapmayı hedefliyoruz. Ancak yakın zamanda önceliğimizin kasko ve tamamlayıcı sağlık sigortaları üzerinde olduğunu söyleyebilirim. Bu anlamda yeni stratejimize uygun sigortalılar açısından hizmet kalitesi yüksek ve ekonomik KaskolaMAG ve TamamlaMAG adı altında iki harika ürün geliştirdik.
5. Dijitalleşen dünyada birçok kötü deneyim ve teknolojik enkaza dönüşen örnekler de hepimizin önünde duruyor. Sizin için dijitalleşme ne anlam ifade diyor? Şirketinizin bu serüvende temel politikalarını okurlarımıza anlatır mısınız?
Öncelikle biz dijitalleşmeyi insanımızın yerine değil yanına konumlandırıyoruz. Acente dostu bir sigorta şirketi olarak sigortacılığın temelinde iletişim ve güven duygusu olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla iletişimi her zaman ön planda tutarak dijitalleşmenin getirdiği faydalardan da istifade edeceğiz. Asla sadece dijitale odaklanıp diğer sorumluluklarımızı göz ardı etmeyeceğiz.
Mobil dünyada artık tek tuşla çeşitli firmaların hizmet fiyatlarını karşılaştırabilir hale geldik. Bu da rekabeti doğal olarak çok kızıştırdı. Dijitalleşen dünyada verileri iyi kullanarak risklerimizi daha iyi analiz edebiliyoruz. Bu durum doğal olarak rekabette bize bir avantaj sağlıyor.
Bir yandan da veri güvenliği meselesi var. Sigortalılarımızın verilerini kural koyucuların öngördüğü şekilde mevzuatlara uyarak korumak hem hassas hem de bizim öncelik verdiğimiz bir konudur. Dolayısıyla bu çerçevede çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz.
6. Son olarak müşterilerinize ve sigortalı adaylarına neler vaat ediyorsunuz? Neden sizi tercih etmeliler? Sizinle çalışmalarının sağlayacağı farkındalığı nasıl ifade edersiniz?
Belirsizliklerin hâkim olduğu günümüz dünyasında sigorta bir anlamda koruma ve güven tesis etmektedir. Böylece insanımız ailesiyle, işiyle geleceğe daha güvenle bakabilir ve hedeflerini gerçekleştirme yolunda daha emin adımlarla yürüyebilir.
Biz bu yolculukta sigortalılarımızın her zaman yanında olacağımızı vaat ediyoruz. Bugüne kadar yazdığımız hikâye ortada. Müşteri odaklı bir yapıyız. Her bir müşterimize ayrı ayrı ilgi gösteriyoruz ve sadece onlar için çalışıyormuş hissini yaratmayı amaçlıyoruz.
Uzun yıllara dayanan bir deneyime sahibiz. Müşterilerimize en yenilikçi ve avantajlı sigorta ürünlerini sunuyoruz. Hem iş ortaklarımızın hem de sigortalılarımızın talep ve istekleri doğrultusunda hamleler yapıyoruz. Kendimizi sürekli geliştiriyoruz.
Bugüne kadar kimsenin güvenini boşa çıkarmadık. Bundan sonra da aynı prensiplerle yolumuza devam edeceğiz.
7. Sektörün çok üzerinden büyüyüp, acente sayınızı iki katına çıkardığınızdan bahsettiniz.2024 sonu için acente sayısı ve büyüme hedefleriniz nelerdir?
Diğer sorunuzda da bahsettiğim gibi büyümek önemli ancak burada asıl mesele sürdürülebilir bir büyümeyi gerçekleştirmektir. Sürekli iletişim halinde olduğumuz, birbirini anlayan, kendi deyimimizle “gönüldaşımız” olan iş ortaklarımız ile bu işi yürütmek en doğrusu olacaktır.
Belirli bir acente sayısı hedefimiz yok. Bizimle olmak isteyen ve değerlerimizle uyuşan herkese kapımız açıktır.
https://www.ifhaber.com/roportajlar/magdeburger-sigorta-genel-muduru-ceyhan-hancioglu-sorularimizi-yanitladi/?feed_id=33203&_unique_id=6648975740e7a
Yorumlar
Yorum Gönder